"Arkadaşlarımdan tek bir dileğim var: Ben öldükten sonra beni bu millete unutturmasınlar. O kadar sevdiğim milletimin beni unutması ruhum için en acı bir azap olur."[1]
[1] Cumhuriyet, 10 Kasım 1948.
Atatürk’ün bu sözündeki “unutulmak” korkusu, kişisel bir endişe değil; milletin hafızasında silinmesi muhtemel olan bir bağımsızlık ve çağdaşlık mücadelesinin yok olma ihtimaline karşı bir uyarıdır. O, kendisini bir lider olarak değil, bir fikir olarak görür. Bu fikir; aklın, bilimin, özgürlüğün ve halk iradesinin öncülüğünde yükselen bir Türkiye’dir. Unutulmak, bu fikirlerin unutulmasıdır. Azap ise, bu fikirlerin yok oluşudur.
Yorumlar